ilahi sözünü paylaş

Arkadaşların arasında bunu ilk beğenen sen ol!

Doğan Ergin – Üçüncü Selam

Doğan Ergin Üçüncü Selam İlahi Sözleri

Sitemiz de düzenlemiş olduğumuz Doğan ergin üçüncü selam ilahi sözlerini bulabilirsiniz. Sizde yazımızın devamına giderek, Doğan ergin üçüncü selam ilahi sözlerini takip ederek sosyal ağlarınız da paylaşabilirsiniz. En güzel Doğan ergin üçüncü selam ilahi sözleri için bizleri sosyal ağlarımızdan takip ederek, beğendiğiniz ilahi sözlerine ulaşabilirsiniz. Bir çok yeni Doğan ergin üçüncü selam ilahi sözlerini sitemiz aracılığı ile bulabilir vede paylaşabilirsiniz.

Biş’nev ez ney çün hikâyet mî küned,
Ez cüdâyîhâ şikâyet mî küned,
K’ez neyistan tâ me-râ büb’rîdeend.

Ez nefîrem merd ü zen nâlîdeend,
Sîne hâhem şerha şerha ez firâk,
Tâ bi-gûyem şerh-i derd-i iştiyâk.

“Dinle neyden nasıl şikayet ediyor? Ayrılıkları nasıl anlatıyor?

(Diyor ki) beni kamışlıktan kestiklerinden beri feryadımdan kadın-erkek (herkes) ağlayıp inledi. Ayrılıktan parça parça olmuş (bir) kalp isterim ki özlem derdini ona açıklayayım.”

Ey ki hezâr âferin bu nice sultân olur,
Kulu olan kişiler hüsrev ü hâkân olur,
Her ki bugün Veled’e inanuben yüz süre,
Yoksul ise bay olur bay ise sultân olur.


“Binlerce tebrikler! Bu nasıl bir sultandır ki hizmetçisi olanlar, padişah olur.
Bugün her kim (Sultan) Veled’e inanıp (dergâhına) yüz sürerse, fakir ise bey olur, bey ise sultan olur.”

Ey kavm(-i) be hac refte kücâyîd kücâyîd,
Dil-dâr hemin câst bi-yâyîd bi-yâyîd.

“Ey hacca giden topluluk! Nerdesiniz, nerdesiniz? Sevgili burada, gelin gelin”

Âşık ki tevâzu‘ ne-nümâyed çi küned,
Şebhâ ber-i kûy-i tü ne-yâyed çi küned,
Ger bûse dihed zülf-i tü-râ tîre me-şev.

Dîvâne ki zencîr ne-hâyed çi küned,
“Aşık tevazu göstermesin de ne yapsın?
Geceleri senin mahallene gelmesin de ne yapsın?
Zülfünü öperse kızma; divane zinciri dişlemesin de ne yapsın?”

Ah güzelin aşkına hâlâtına,
Yandı yürek aşk harârâtına,
Âh mine’l-aşk ve hâlâtihî.

Ahraka kalbî bi-harârâtihî,
Mâ nazara’l-aynü ilâ gayriküm,
Uksimü bi’llâhi ve âyâtihî.

“Ah, aşktan ve hallerinden! (Onun aşkının) ateşleriyle yüreğim yandı.
Allah’a ve âyetlerine yemin ederim ki gözüm başka birisine bakmadı.”

Der kûy-i harâbât me-râ aşk keşan kerd,
V’an dil-ber-i ayyâr me-râ dîd ü nişan kerd,
Men der pey-i an dil-ber-i ayyâr bi-reftem.

Ô rûy-i hod an lahza zi men bâz nihan kerd,
Sultân-ı arefnâk büdeş mahrem-i esrâr,
An sırr-ı tecellî-i ezel cümle beyan kerd.

“Aşk, harâbât semtine sürükledi; o hilekâr dilber de görüp bana işaret etti. Ben o hilekâr dilberin peşinden gittim; o ise hemen yüzünü sakladı benden. (Hakk’ın) sırlarına mahrem olan “arafnâk” sultanı, ezel tecellîsinin sırrını tamamen açıkladı.”