Muzaffer Özak – Gözü Dünya Mı Görür Aşıkı Didar Olanın
Muzaffer Özak Gözü Dünya Mı Görür Aşıkı Didar Olanın İlahi Sözleri
Sayfamız da derlediğimiz en güzel Muzaffer özak gözü dünya mı görür aşıkı didar olanın ilahi sözlerini bulabilirsiniz. Sizde yazımızın devamına giderek, Muzaffer özak gözü dünya mı görür aşıkı didar olanın ilahi sözlerini takip ederek sosyal ağlarınız da paylaşabilirsiniz. En güzel Muzaffer özak gözü dünya mı görür aşıkı didar olanın ilahi sözleri için bizleri sosyal ağlarımızdan takip ederek, beğendiğiniz ilahi sözlerine ulaşabilirsiniz. Sizde hoşunuza giden bu ilahi sözlerini, sosyal medya üzerinde twitter, facebook ve instagram gibi sosyal ağlarınız da paylaşabilir vede bizlere destek olabilirsiniz. Muzaffer özak gözü dünya mı görür aşıkı didar olanın ilahi sözleri için yazımızın devamına giderek, takip edebilir ve sevdiklerinize de gönderebilirsiniz.
Gözü dünyâ mı görür âşık-ı dîdâr olanın,
Dilberi sen gibi bir mâh-ı dil-âzâr olanın,
Gayra meyli olamaz aşkın ile yâr olanın.
Yücedir rütbesi mihrinle hevâ-dâr olanın,
Ayağı yer mi basar zülfüne berdâr olanın,
Aşk u şevk ile verir cân ü seri döne döne.
Nâr-ı aşkınla yanan şem’a-i kâfûr gibi,
Sâf eder sînesin âyîne-i billûr gibi,
Cûş eder mevc-i dili mevc-i yem-i nûr gibi.
Görünür bâng-i “enellâh” ile Mansûr gibi,
Tutuşur meş’al-i âhı şecer-i Tûr gibi,
Savrulur göklere her bir şereri döne döne.
Sana dil-beste olan zülf-i perîşânın ile,
Mest olur gerçi mey-i la’l-i gül-efşânın ile,
Hûna âğâşte olur hançer-i müjgânın ile.
Âkıbet yârelenür pençe-i hicrânın ile,
Saplanıp sîh-i gama âteş-i sûzânın ile,
Laht-ı biryâna döner tâ ciğeri döne döne.
Her tecelli kim eder aşk-ı dil-efrûz-i nigâr,
İnleyip bâd açar la’lini gül-bâğ-ı bahâr,
Cûylar girye edip na’re urur mürg-i hezâr.
Raks eder pîr-i felek vecd ile bî-sabr ü karâr,
Kimi bî-savt ü hurûf ü kimi pür-nâle vü zâr,
Zikr eder Hakk’ı cihân zîr ü beri döne döne.
Cezbe-i aşk ile bir âleme kıldın ki hirâm,
Düşdü sermest gönül bezmine bî-bâde vü câm,
Çeşmime oldu hüveydâ nice merdân-ı kirâm.
Kimi Veys ü kimi Bedr ü kimisi Şems-i be-nâm,
Mevlevî gibi şebistân-ı mehabbetde müdâm,
Şem’inin yanmada pervâneleri döne döne.
Âh kim gerdiş-i dûlâb-ı cihân gibi nisâb,
Aksine devr ile idüp yine cüllâbı serâb,
Etdi bu bâğda bir serv-i revânım kem-yâb.
Kıldı üftâde-i çâh-ı çemenistân-ı türâb,
Nevh-i nâlemden olup devrine zencîr-i tınâb,
Dil ü çeşmin dökülür eşk-i teri döne döne.
Kıldı hasret beni sergeşte vü mestâne-revân,
Nâr-ı firkat dilime açdı nice dâğ-ı nihân,
Başdan başa olup zâr tenim dîde-i cân.
Görmeğe zülfü içinde rûh-i cânânı ayân,
Şems olup hem-revîş-i mihr ü meh-i nûr-efşân,
Seyr eder çarh ile şâm ü seheri döne döne.